BEN BU SUÇU İŞLEMEYE DEVAM EDECEĞİM!
Özgür, bağımsız ve kendi dünya görüşümü de yansıtabileceğim, her kesimin ve de her düşüncenin sözüne yer veren bir haber sitesini kendi imkanlarımla yönetmeye çalışıyorum…
Benim bu çabamı gören etrafımdaki güzel insanların bazıları da, bana destek olabilmek için kendi çevrelerinden sitemize reklam isteğinde bulunuyor…
Bu beni inanılmaz mutlu ederken, diğer taraftan da bana muazzam bir motivasyon kaynağı oluyor…
O güzel insanlardan biri ile dün görüştüğüm sırada yüzünü asık görünce “Ne oldu” diye sordum…
“Senin için ‘X’ yerden reklam istedim, akrabamda olan ‘X’ yerin sahibi bana cevap olarak ‘Veremeyiz’ dedi ve ‘Bunun davası var bence sen de uzak dur’ diye de ekledi” dedi…
Bu benim sürekli karşıma çıkan bir durum…
Bazı insanlar sırf bu yüzden bana reklam vermiyor, bazı insanlar ise benimle aynı karede bile bulunmak istemiyor…
Oysa benim tek yaptığım onlar ve çocuklarının iradesi için bedel ödemek!..
Evet, kendileri için şu anda bedel ödediğim insanlar benim için bırakınız böyle düşünmeyi, başkalarına da “Bundan uzak durun” diyebilecek kadar ileri gidebiliyor…
Peki, Ali Kişmir ne yapmış arkadaş?
-Yüz kızartıcı bir suç mu işlemiş?
-Rüşvet mi almış?
-Küçük bir çocuğu veya bir kadını taciz mi etmiş?
-Kara para mı aklamış?
-Topluma ait bir yeri peşkeş mi çekmiş?
-Cinayet mi işlemiş?
Ne yapmış arkadaş ne?
Senin, benim, hepimizin cumhurbaşkanına, toplum liderine yönelik darbe yapılması için düzenlenen bir yemeği ifşa etmek ve irademize yapılan müdahaleyi kaleme almak suç mu?
Ve bunlar yüzünden yargılanmak utanılacak bir şey mi?
Esas utanılması gereken, kendi, çocukları ve bu ülke için bedel ödeyen insanları bu şekilde dışlamaktır!..
Sırf kendi konfor alanları zarar görmesin diye bu ülke için bedel ödeyen insanları bu kadar ucuz bir şekilde ötekileştirmek ancak korkakların işidir…
Ne yazık ki kendi ülkemizde bizlere yaşam hakkı tanınmıyor…
Çoğu zaman kendi insanımız dahi bu tavırlarla kendi ülkemizden göç etmeyi bizlere düşündürüyor…
Halbuki yalaka olsak, şu anda Türkiye Cumhuriyeti’nde tutuklanmadık muhalif belediye başkanı ve gazeteci bırakmayan Erdoğan iktidarına şükran çeksek, uluslararası alanda Kıbrıslı Türkleri rezil eden Ersin Tatar’ı başarılı bulduğumuzu söylesek, hükümetlerin yaptığı yolsuzlukları görmezden gelmeyi becersek, bugün “Bence bunlardan uzak durun” denilen bizlere hem reklam yağardı, hem de dilediğimiz yerde en lüks şekilde ağırlanırdık!..
Peki, hangisi utanılacak bir şey?
İrademize sahip çıktığımız için yargılanmak mı?
İktidarlara yalakalık yaptığımız için bazılarının gözdesi olmak mı?
Ülkemin ve insanımın düştüğü bu durum beni kahrediyor…
Benim ve çocuklarımın yaşam haklarının bu kadar kısıtlanması ülkem adına umutlarımı azaltıyor…
Ancak ne olursa olsun, eğer bu toplumun iradesine, kültürüne, özgürlüklerine ve geleceğine sahip çıkmak suçsa, evet, ben bu suçu işlemeye sonuna kadar devam edeceğim…
