DEM Parti İmralı Heyeti ilk olarak MHP’yi ziyaret etti, ikinci durağı ise AKP oldu. Yaklaşık 2 saat süren görüşme sonrası AKP’den “Çok samimi verimli bir görüşme yaptık” açıklaması geldi. DEM tarafı ise sürece yönelik “sabotaj” uyarısı yaparak AKP’li Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ı harekete geçmeye çağırdı.
DEM Parti heyetinde Eş Genel Başkanlar Tülay Hatimoğulları ve Tuncer Bakırhan, Meclis Başkanvekili Sırrı Süreyya Önder, Grup Başkanvekili Gülistan Kılıç Koçyiğit yer aldı.
AKP heyetinde ise Grup Başkanı Abdullah Güler, Parti Sözcüsü Ömer Çelik, Grup Başkanvekili Özlem Zengin ve Genel Başkanvekili Efkan Ala bulundu.
GÜLER ‘ÇOK VERİMLİ’ DEDİ, DEM SESSİZ AYRILDI
2 saate yakın süren görüşmenin ardından AKP Grup Başkanı Abdullah Güler kısa bir açıklama yaparken DEM heyeti ise açıklama yapmadan ayrıldı.
Güler açıklamasında görüşmeye ilişkin şu ifadeleri kullandı:
“Bir açıklama yapmayacağız. Misafirlerimizi ağırladık. Çok samimi, dostane bir sohbet yaptık. Son gelişmeler üzerine değerlendirmelerimizi karşılıklı kendilerine ilettik. Sağ olsunlar. Çok teşekkür ediyorum değerli eş başkanlara. İlerleyen zamanlarda daha detaylı değerlendirmeler olacaktır. Bir MKYK toplantımız var. Oraya gitmek için ayrılıyoruz.”
ERDOĞAN’A SESLENDİ: SABOTAJ AÇIĞA ÇIKARILMALI
AKP’yi ziyaretinin ardından açıklama yapmayan DEM Parti heyeti, daha sonra Meclis’te kendi grubuna geçerek kameraların karşısına çıktı. Tuncer Bakırhan tarafından yapılan açıklamada, “Barış umudunu büyütmek için bu turları yaparken çok üzücü bir haberle uyandık. Yedisi çocuk 9 kişinin hayatını yitirdiği Kobani’deki saldırıyı gördük. Öfkemiz büyük. Bu ve benzeri saldırıların hem burada hem de Suriye’de yürüyen süreçlere çok büyük zarar vereceğini belirtmek istiyoruz. ‘Güvenlik tehdidi’ diyenlere de soruyoruz; Kobani’deki 7 çocuk mu güvenlik tehdidi? Bu katliam konusunda parmağı olan, emiri veren kişilerin, kurumların kim olduğunun açığa çıkarılması gerektiğini bir kez daha paylaşmak istiyorum. Bu sıradan bir saldırı değil. bir süreç yürürken Paris katliamı neyse bu da aynı derecede bir katliamdır. Bunlar süreci provoke eden yaklaşımlardır. Erdoğan’a beklentimizi iletmek istiyorum. Bu sabotajda parmağı olanlar açığa çıkarılıp yargılanmalı. Kine yenilmeden 22 Ekim’de başlayan ve 27 Şubat’taki çağrıyla da bir yere bağladık. İktidar sorumlu davranmalı. Üzerine düşen sorumluluğu bu meselede yerine getirmeli. Bu mesele hepimizin umutlandığı barışa doğru evriltmeye çalıştığımız süreç önünde kara bir tablo olarak kalmamalı. Artık sağa sola çekme, oyalama zamanı değil; adım atma zamanı!” denildi.
