AKEL Basın Sözcüsü Yorgos Kukumas bir gazetecinin “Cumhurbaşkanı’nın beyanlarına göre, Kıbrıs fiilen ABD’nin ve İsrail’in kontrolüne teslim edilmiş durumda.
Hükümetin bu tutumu gerçekten Kıbrıs’ın güvenliğini sağlıyor mu? Tüm yumurtaları aynı sepete koymak doğru bir hareket mi?” şeklindeki sorusuna yanıtında “Bir ülkenin bütün yumurtalarını aynı sepete koyması açıkça dar görüşlülüktür, uzağı görememektir. Rusya ve Çin ile ilişkilerini kalıcı olarak bozması Kıbrıs’ın çıkarına mıdır?” diyerek yanıt verdi.
“Ancak tüm insanlığa yönelik tehdit olan Trump ve Netanyahu’nun sepetinden söz ettiğimizde, bu durum son derece tehlikeli oluyor. ABD NATO’nun kurucu üyelerinden Danimarka ve Kanada’nın yanı sıra diğer ülkelerin toprak bütünlüğünü tehdit etme noktasına vardı. Onlarca yıldır işgalini sürdüren İsrail artık 21. yüzyılın ilk soykırımını yapan devlet konumunda.
Bunlar mı Kıbrıs’ı koruyacaklar?” diye ekleyen Yorgos Kukumas Kıbrıs hükümeti tarafından ABD ve İsrail ordularına altyapı ve kolaylıklar sağlamasının Kıbrıs’ı bölgedeki çatışmaların içine doğru çekmekte ve Kıbrıs topraklarını hedef haline getirmekte olduğuna işaret ederek, “İşte bu nedenle AKEL, Hristodulidis hükümetinin dış politikasının ateşle oynamak olduğunu tekrar tekrar söylüyor.
AKEL hariç, herkes bu politikadan yana yer aldı. ABD, İsrail ve NATO’ya biat ederek, Kıbrıs’ın güvenliğinin ve rolünün güçleneceği yanılsamasını yayanların tümü, yani hükümeti destekleyen partiler, DİSİ ve ELAM. Ben sadece şunu söyleyeceğim: ABD ve NATO’nun sunduğu ‘koruma’ daha çok yeraltı dünyasının sattığı ‘koruma’ya benziyor” dedi.
