Ana Sayfa Güncel Nazlı: Müvekkilleri yargılanan bir avukatın derdest edilmesi endişe verici 

Nazlı: Müvekkilleri yargılanan bir avukatın derdest edilmesi endişe verici 

7
0

Bağımsızlık Yolu (BY) Parti Meclisi üyesi Cansu Nazlı, avukat meslektaşı Murat Metin Hakkı’nın derdest edilmesini, ofisinin aranmasını ve mahkemeye kelepçeli getirilmesini, avukat-müvekkil gizliliği ve adil yargılanma hakkı açısından endişe verici olduğunu, polisin 5 Kıbrıslırumun soruşturmasında tüm maillere erişmesinin ve dosya gizliliğini tehdit etmesinin hukuki güvenliği zedelediğini belirtti

Sosyal medya sayfasından yazılı açıklama yapan Nazlı, avukat meslektaşı Murat Metin Hakkı nezdinde müvekkilleri yargılanan bir avukatın derdest edilmesinin, ofisinin aranmasının ve mahkemeye kelepçeli getirilmesinin hem sivil demokratik yaşam açısından hem de hukuki olarak oldukça endişe verici olduğunu belirterek, olaydaki prensip olarak sıkıntılı noktaları özetlemek istediğini vurguladı.

Cansu Nazlı

“Avukatlık ofisinin aranması sonucu müvekkil bilgilerinin kullanması hukuka aykırıdır”

“Müvekkilleri aleyhine yürütülen bir cezai kovuşturmada avukatın müvekkilleriyle ilgili bilgisine başvurulması ilkesel olarak oldukça sıkıntılıdır. Bu, ne avukatların mesleki imtiyazları açısından ne de müvekkillerinin adil yargılanma hakkı bakımından kabul edilebilirdir. Avukat-mükekkil gizliliğini korumak, mesleki sırların saklanması avukatların meslekleri gereği görev ve yükümlülüğüdür.

Avukatlık ofisinin aranması, bir yandan yargılanmakta olan müvekillerin avukat-müvekkil gizliliğini ihlal ederek adil yargılanma hakkına gölge düşürmekte ve özel hayatın gizliliğini ihlal etmektedir. Bir yandan da ilgili avukatın ofisinde bilgi ve belgesi bulunan tüm müvekkillerinin mahremiyetini ihlal etmektedir.

“Soruşturma tüm mailleri kapsıyor, bu da dosya gizliliğini tehdit ediyor”

Polisin 5 Kıbrıslı Elenin soruşturmasını yürütürken sanıkların tüm maillerini inceleyeceğini mahkemeye beyan ettiği bu süreçte meslektaşımın dosyalarının konuyla sınırlı kalarak arama yapılacağının da ayrıca garantisi yoktur. Yargılanan müvekkillerin bilgilerine avukatı üzerinden başvurulmasının sakıncası yanında diğer dosyaların gizliliği ve güvenliği de tehdit altındadır.

Arama ve tutuklama emirlerinin gerçekten ne kadar gerekli olduğu Mahkemelerimizce değerlendirilirken polisin bu taleplerini bugüne kadar ne kadar etkili kullandığı ve kamu gücü/yetkisi kullanan bu kuruma olan güveni talepleriyle ne denli suistimal edip etmediği göz önünde bulundurulması gerekir.

“Özel hayat ihlali ve masumiyet karinesi tehlikeye girebilir”

Arama emirlerinin cezai kovuşturmaya konu ile sınırlı tatbikinin yapılmasının takibi ve denetimi de oldukça mühim bir konudur. Cezai kovuşturma kisvesiyle konu dışı veri, bilgi ve belgelere polisin erişimi özel hayatın gizliliğini ihlal edici mahiyettedir. Mahkemelerin iş yükünden bu denetimi yapması mümkün değil ise yasa ile polisten bağımsız özerk bir denetim mekanizması kurulması elzemdir.

Kelepçelenmenin sosyal statüsü ve tanınmışlığı olması fark etmeksizin yasanın öngördüğü koşullar dışında kimseye uygulanmaması gerektiğini, doktorlar, eczacılar ve bugün avukatlar yargılanmadan evvel de savunmanın rahatlığıyla söylüyorum. Bu uygulama hiçbir koşulda kabul edilemezdir. Bu konuda Sn. Yüksek Mahkeme Başkanı’nın özellikle masumiyet karinesine vurgu yaptığı uyarısı da oldukça değerlidir.

“Avukatların dava dosyalarına erişimi mevcut sistemde sınırlı; bu da etkin savunmayı engelliyor”

Bu ada yarısında avukatların bilgi ve belgeye erişiminin çok sınırlı, maliyetli ve zor olduğu bir sistem mevcuttur. Yaşanan olaylar bunu daha da zorlaştırmakta ve davaya hazırlık mahiyetindeki araştırmalarımızı yapmamızı imkansız hale getirmeye doğru gitmektedir. Bu durum, adalete erişim noktasında ciddi tali engeller yaratmaktadır. Mesleğimiz gereği daha fazla bilgiye erişebilmemiz gerekirken bunun tartışma, hatta kovuşturma konusu edilmesi kabul edilemezdir. Avukatların sıradan bilgi ve belgelere erişiminin gerekliliğini tartışmayı kesinlikle reddediyorum.

Güney ile neredeyse aynı cezai düzenlemelere sahip olmamıza rağmen güneyden farklı olarak bizde cezai yargılamalarda savunma avukatlarının davadaki ifade ve delillere duruşma safhasına gelmeden erişmesi neredeyse imkansızdır.

“Diğer ülkelerde olduğu gibi, tarafların eşitliğini sağlamak için yasal düzenleme şart”

Burada iddia makamı ile savunma arasında silahların eşitliği olmadığı gibi, etkin bir müdafaa yapılması da bu uygulama ile engellenmektedir. Türkiye’de ve birçok ülkede avukatların taraf oldukları dava dosyasındaki bilgi ve belgelere erişimi vardır. Bu konu ivedilikle ele alınarak gerekise yasal düzenleme yapılmalıdır.

“5 Kıbrıslı Elenin davasında polisin tutumu, avukatlar ve herkesin hukuki güvenliğini tehdit ediyor”

Özetle, 5 Kıbrıslı Elenin yargılanması ile ilgili cezai kovuşturmanın başından beri polisin ‘delilden sanığa gitmek’ yerine sanıktan delile gitmesi pratiğinin, meslektaşımın tutuklanması ve müvekkilleri aleyhine yapılan kovuşturmada bilgisine başvurulmasıyla devam ettiğini düşünüyorum. Hiçbir şekilde kabul edilemez olan bu tutum sadece avukatlar açısından değil, bu ada yarısında yaşayan herkesin hukuki güvenliğini tehdit etmektedir”

CEVAP VER

Lütfen yorumunuzu giriniz!
Lütfen isminizi buraya giriniz