Avrupa Parlamentosu’nun hâkim güçleri tarafından onaylandığı şekilde yeni Avrupa Komisyonu AB yapısının kıtamızdaki halkların ihtiyaçlarından uzaklaşarak antidemokratik ve muhafazakâr gidişatının sinyalini verdi.
Avrupa Halk Partisi’nin, Liberallerin ve Sosyal Demokratların perde arkası pazarlıklarıyla ve AB tarihinde resmen aşırı sağın ve somut olarak Komisyon’da Başkan Yardımcılığı bile kazanan Meloni’nin partisinin ve oylarıyla ilk Avrupa Komisyon’un oluşmasını yol açıldı. Ayrıca bazı Komisyon üyelerinin büyük ticari çıkarlarla ve yolsuzluk vakalarıyla bağlantıları da biliniyor.
Çok sözü edilen cinsiyetler arası denge dahi sağlanamadan Eşitlik Komiserliği lağvedildi. Bu alışverişlerle, Avrupa Parlamentosu’nun Komisyon’u izleme ve hesap sorma konusundaki demokratik denetim rolü daha da baltalandı. Ama asıl önemli olan da, Ursula von der Leyen’in liderliğindeki yeni Komisyon’un siyasi kadrolarının artan pahalılık, yoğunlaşan barınma ve enerji kriziyle baş edilmesi için Avrupa halklarının ihtiyaç duyduğu emekçi haklarını ve sosyal politikaları baltalayan mali reçeteleri AB’nin uygulamaya devam edecek olmasıdır. Ayrıca Zelenski hükümetini silahlandırmaya, Netanyahu hükümetini desteklemeye ve Avrupa’yı tehdit eden savaş ateşini körüklemeye de devam edecekler.
AKEL’in de içerisinde yer aldığı Avrupa Parlamentosu’ndaki Sol Grup oybirliğiyle Von der Leyen’in yeni Komisyonu’na ve siyasi yönelimlerine karşı oy kullandı.